Update / İstanbul Soundscape Project
Yaklaşık yüz yıldır İstanbul ve Anadoluyu, Avrupa ile Ortadoğu’yu birbirine bağlayan bir düğüm noktası olan Haydarpaşa Garı şuan eskimeye bırakılan banliyö trenleriyle birlikte eski benliğinin, geçmişinin bir gölgesi durumunda. Otel olması için satılması planlanan, çatısında çıkan yangınla birlikte bir kısmı tahrip olduktan sonra son olarak yeniden gar olarak hizmet vereceği açıklanan ve sekiz yıldan beri tren sirenlerini duyamadığımız Haydarpaşa Garı’nın yokluğunda şehir yaşamında eksikliğini duyduğumuz sesler nelerdi? Trenlerin kalktığı, vapurların yanaştığı ve etrafında uçan yüzlerce martının harika bir senfoni yarattığı gar, yokluğunu hissettiğimiz bir toplu taşıma kompleksinin yanında akustik çehresi ve geçmişten günümüze şehrin ses manzarasına kattıklarıyla birlikte ISP’nin dördüncü etkinliğinin konusu oldu!
İllüstrasyon: Mark Hale
A knot coalescing; the meeting point of Europe and the Middle East for nearly a century, Haydarpaşa Station is now a shadow of its past. In the last seven years it has been planned to be sold as a hotel, the roof burned, and then finally, again, announced that it will serve as a station. We have not heard the train whistles of Haydarpasa since eight years now. What were the voices we felt, lacking in city life, in the absence of the Haydarpasa Railway Station?
Istanbul Soundscape Project: Haydarpaşa'da Bir Gar #2 / 24 Şubat Pazar, 21:00 / Arkaoda